Selam! Scottish Fold ırkı kediler üzerine yapılan röportaj ile karşınızdayım! Röportajı VetArt Veteriner Kliniği Veteriner Hekimlerinden Yekta Direnç ANBAR ile gerçekleştirdik. Yekta Bey, bu konuda özellikle araştırmalar yapan bir veteriner hekim. Kırmayıp, röportajı kabul ettiği için buradan da ayrıca teşekkür ederim. Kendisi ile ilgili daha fazla bilgiye buradan erişebilirsiniz.
Röportaja geçmeden önce birkaç konunun altını çizmek istiyorum. Bu röportajın ne amaç ile yapıldığını netleştirmeliyiz.
1- Herkes gibi ben de Scottish Fold’ların gerçekten acı çekip çekmediğini merak ediyordum. Bu konuda çok fazla bilgi kirliliği var. Bu kediler hasta mı, değil mi? İlk amacım bu konuyu sadece veteriner hekimler tarafından yapılmış bilimsel çalışmalar, deneyler, makaleler üzerinden okuyarak, bu konuya dair sorularımı yine bir veteriner hekime yöneltmekti. Çünkü bu konuda amacı doğru bilgiye erişmek olan kişi sadece bilimsel çalışmalara bakmalı ve veteriner hekimleri dinlemelidir.
2- Hasta veya değil, sonuçta birçoğumuzda bu ırktan kediler var. Peki, Scottish Fold ırkı kedilere nasıl bakmalı?
Not: Soruları okuyan kimsenin aklında şüphe kalmamasını istediğim için bilimsel çalışma sonuçlarını, uzun uzun kaynaklarıyla birlikte ekledim. Umarım okumak sizin için zor olmaz, direnin <3
Bu iki amaç doğrultusunda hazırlanan sorular umarım sizler ve kedileriniz için faydalı olur. Hazırsanız, letsli go!
1- Neden özellikle Scottish Fold kediler üzerine çalışıyorsunuz? Diğer ırklardan farklı olarak sizi bu ırk üzerinde çalışmaya yönelten şey nedir?
Özellikle Scottish Fold’lar üzerinde çalışmaktan ziyade bu ırk kedilerdeki bir çok kalıtsal problem ve bu problemler hakkında kedi sahiplerinin bilgi eksikliği beni ve çalışma arkadaşlarımı bu konuda biraz daha fazla araştırma yapmaya yöneltti. Mesleğimizin gerekliliklerinden biri de belirli konulardaki bilgi kirliliğinin önüne geçebilmek için bu konularda yeterli donanıma sahip olmaktır.
2-
İlk Scottish Fold kedi, doğal bir mutasyon sonucu olarak ortaya çıkmış. Ancak daha sonra insan eliyle kırık kulaklı yavrular elde edebilmek için Fold-Fold çiftleştirmeleri yapılmaya başlanmış. 1960 yılında Dr. Oliphant F Jackson’ın çalışmaları; anne babada sorun gözlenmese bile Fold-Fold eşleştirmeleri sonucu yavrularda, osteodistrofinin (kemik dokusu bozukluğu) oluştuğunu göstermektedir. Bu sebeple İngiltere başta olmak üzere birçok ülkede Fold-Fold eşleştirmesi yasaklanmış.
(Kaynak: Feline Husbandry Disease and Management in The Multiple Cat Environment, Niels C Pedersen, DVM, PhD, s.12-13)
Fd geni olan (scottish fold geni) kedilerin öne doğru kıvrılan kulakları vardır. Farklı katlanma dereceleri vardır. Bu gen, kalınlaşmış kuyruk ve şişmiş ayaklar gibi kemik ve kıkırdak kusurları ile ilişkilidir. Homozigot form (FdFd) ciddi osteokondrodisplaziye neden olur . Bu nedenle, birçok yetiştirici homozigot Foldları önlemek için Foldları ayırır. Bununla birlikte, heterozigot Foldlar ise daha az şiddette osteokondrodisplazi de geliştirebilir. (kaynak)
Yukarıdaki bilgiler doğrultusunda, bir ırka ait dişi ve erkeğin kendi içlerinde çiftleşmesi sonucu sürekli olarak belirli bir hastalıktan muzdarip bebeklerin doğması normal midir? Oluşan bir zararlı mutasyon üzerine gidilip, görsel farklılığı için, kendi ırkı içerinde çiftleşip üreyemeyen bir ırkın devamının insan eliyle devam ettirilmeye çalışılmasının kediler açısından herhangi olumlu bir yönü var mıdır?
Yukarıda ki yazıda homozigot foldların ayrılması için heterozigot foldların eşleştirildiği ve heretozigot foldlarda dahi az şiddetli bile olsa osteokondrodisplazi şekillendiği belirtilmiş. Buradan da anlaşılacağı gibi bu hastalığın diğer jenerasyonlara aktarılması için herhangi bir Scotttish Fold un çiftleşmesi yeterli. Şiddeti az bile olsa olsa oluşacak lezyonlar kedinin yaşam kalitesini olumsuz etkileyecektir. Her türlü lezyonun ağrı yapabilme durumu söz konusudur.
Bu sebepten dolayı ben de hem bir veteriner hekim hem de hayvansever olarak Scottish Foldların çiftleştirilip, ağrılı bir hayat yaşayabilecek yavruların üretilmesini etik ve hayvan refahı açısından doğru bulmuyorum. Bir çok ülkede üretiminin yasaklanması da bu durumu gayet iyi açıklıyor aslında.
3- 1999 yılında, Scottish Fold Kedilerdeki osteokondrodisplazinin incelenmesi için, bir çalışma yapılmış;
5 ay ve 6 yaş aralığında, 6 Scottish Fold kedide, topallık, zıplamada isteksizlik, sert şekilde yürüyüş, kısa ve şekilsiz distal uzuvlar, plantar-ütarsometatarsal bölgelerin şişmesi, kısa&kalın esnek olmayan kuyruklar şeklinde iskelet rahatsızlığı belirtileri tespit edildi
Bir başka 4 vaka (3 erkek , 1 dişi 15 ay 11 yıl) radyografik tarama ile tespit edilmiş. Osteokondrodisplazi tanısı tarsal, karpal boyut ve şekildeki düzensizlik gibi karakteristik radyolojik bulgulara dayanıyordu,
Metatarsal ve metakarpal kemikler, falankslar ve kaudal vertebralar, daralmış eklem alanları ve ilerleyici yeni kemik bitişik kemiğin yaygın osteopeni ile distal ekstremite eklemleri etrafında oluşumu. Kalkaneusa bir plantar ekzostoz kaudal ileri vakalarda mevcuttu.
Çalışmada kullanılan soy ağacı bilgileri belirli olan 9 kedi , Scottish Fold ve Fold olmayan bir eşleşme sonucu dünyaya gelmiş.
Fiziksel başlangıç şiddeti ve zamanı ,işaretler ve ilerleme hızı ve radyografik anormalliklerin kapsamı, vakadan vakaya değişmiştir. Klinik ve radyolojik bulgular, altta yatan sorunun yetersiz kıkırdak ile ilişkili bir osteokondrodisplazi olabileceğini düşündürmektedir.
Klinik bulgular, üç kediden ikisinde pentosanın deri altı enjeksiyon olarak uygulanmasıyla iyileştiğini gösteriyor ve bunlardan birisinde de oral glikozaminoglikan preparasyonundan faydalandı.
Klinik ve radyolojik bulgular, özellikle kıkırdağın kusurlu olgunlaşması ve fonksiyonuna atfedildi.
Distal uzuvlarda, kulaklarda ve kuyrukta. Tüm Scottish Fold kedileri bir dereceye kadar osteokondrodisplazi geçirdiğinden, en iyi çözüm, ıslah için Fold kedileri kullanmaktan kaçınmak ve bunun yerine Scottish shorthairs kullanmak olacaktır.
(Kaynak: Australian Veterinary Journal, Osteochondrodysplasia in Scottish Fold cats, R MALIK ve ark., s.85)
Yukarıdaki çalışmanın veteriner hekim olmayan birisi için anlaşılması güç olacaktır. Bu çalışmayı daha iyi anlamamız için size birkaç soru yöneltmek istiyorum.
Çalışmada kullanılan kediler Fold&Fold eşleşmesi olmamasına rağmen hepsi farklı derecelerde osteokondrodisplazi hastası. Yani Scottish Fold bir kedimiz varsa annesi babası farklı ırk olsa da bu hastalığa sahip değil mi? Peki, osteokondrodisplazi nedir? Bu hastalığı anlamamıza yardım eder misiniz?
Osteokondrodisplazi, Scottish Fold ların gen yapılarındaki bir mutasyondan dolayı oluşmaktadır. Kemiklerin merkeze uzak uç kısımlarında anormal kemik gelişimiyle karakterize bir durumdur. Ön ve arka bacak eklem bölgelerinde, omurgada ve kuyruk omurlarında sıklıkla bu lezyonlara rastlanabilir. Lezyonlar kedilerde hareketi kısıtlayabileceği gibi ciddi ağrılara da sebep olabilirler.
Fold&Fold eşleşmesi olmamasına rağmen kedilerde osteokodrodisplazi görülebilir. Bu durum gen aktarımıyla ilişkilidir.
4- Bazı kedilerde pentosan ve glikozaminoglikan kullanımı ile iyileşme (daha iyi olma) gözlenmiş deniliyor. Bunlar nedir? Siz de tedavilerinizde faydalanıyor musunuz?
Pentosan özellikle osteoartrit diye adlandırdığımız yangılı eklem rahatsızlıklarında kullanılan bir ilaç, Glikozaminoglikan ise eklem yapısında problem yaşayan hastalarımıza önerdiğimiz bir gıda takviyesi. Glikozaminoglikan bizim daha sık kullandığımız bir ürün. Osteokondrodisplazi hastası kedilerin lezyonlarının bulunduğu bölgelere ve şiddetine göre bizlerde bu takviyeyi öneriyor ve hastalarımızın yaşam kalitelerini arttırmayı hedefliyoruz.
5- Çalışmalar sonucunda anladığım kadarıyla her Scottish Fold kedi osteokondrodisplazi hastası olduğu için tedavi görmesi gerekiyor. Bunun için insanların ilaçları takviyeleri alıp evde kendi kedilerine bir tedavi yapabilmeleri mümkün müdür?
Fold sahipleri bu ilaç ve takviyeleri mutlaka hekimlerinin kontrolü altında kullanmalılar.
6- 2015 yılında Türkiye’de, İstanbul Üniversitesi Veteriner Fakültesi tarafından Scottish Fold’larda Katılsal Osteokondrodisplazi konusunda 11 Scottish Fold üzerinde farklı bir çalışma yapılmış.
Bütün Scottish Foldlarda farklı seviyelerde osteokondrodisplazi teşhis edilmiş.
Çalışmada kullanılan tüm hasta sahipleri, bu kedileri kıvrık kulakları için tercih ettiklerini belirtmişler. Çoğunun bu hastalıktan habersiz olarak bu kedileri seçtikleri öğrenilirken, bazılarının ise bu hastalığı bilmesine rağmen Scottish-British çiftleşmesi sonucu oluşan Scottish Fold kedilerde bu hastalığın görülmeyeceğine inandıkları fark edilmiş. Hasta sahiplerine kesinlikle kedilerini çiftleştirip üretmemeleri konusunda tavsiye verilmiş.
(Kaynak: Hereditary Osteochondrodysplasia in Scottish Fold Cats, Kafkas Univ Vet Fak Derg, Didar AYDIN, Dilek OLĞUN ERDİKMEN, Kemal ALTUNATMAZ, Kürşat ÖZER, Damla DURMUŞ, Kozet AVANUS, s.6)
Sizin çalıştığınız kliniğe gelen Scottish Fold sahibi insanların yaklaşık ne kadarı osteokondrodisplazi konusunda bilgili oluyor? Bu konuda fikir sahibi olmayan bütün hasta sahiplerini sormasalar da bilgilendiriyor musunuz? Nasıl bir tavırla karşılaşıyorsunuz?
Neredeyse yarı yarıya bilgi sahibiler diyebilirim. İnternet üzerinden bir çok araştırma yapıp gelenler bile oluyor. Bizler de muayenelerimiz sırasında hasta sahiplerimize gerekli bilgileri vermeye çalışıyoruz. Sevindirici olan gerçekten bilinçli kesimin daha ağırlıklı olması (en azından bizim hasta sahiplerimiz arasından). Hastalık hakkında bilgi aldıktan sonra kedisini kısırlaştırmaya karar veren hasta sahibi sayısı oldukça fazla.
7- Siz de bir veteriner hekim olarak, size Scottish fold kedisini çiftleştirip üretmek fikrini danışan kişileri, kesinlikle yapmamaları gerektiği konusunda uyarıyor musunuz? Bu uyarı bütün veteriner hekimlerin sorumluluğu dahilinde midir?
Kendi adıma konuşmam gerekirse yukarıda cevapladığım sorulardaki her türlü bilgiyi hasta sahiplerimize aktarıp çiftleştirmemelerini öneriyorum. Gerekli uyarıları yaptıktan sonra tabii ki karar kedi sahiplerine kalıyor.
8-
Aynı çalışmada;
Scottish Fold’ların çok erken yaşlardan itibaren kronik artritik ağrıdan muzdarip olmaya başlayacağı bir gerçektir. Bu çalışmadaki tüm kedilere, cerrahi tedavi veya konservatif tedavi, Omega-3 yağ asidi ile kombine edilmiş uzun süreli steriodal olmayan bir anti-enflamatuar ilaç kullanılması önerildi. Ek olarak, diyetleri, eklem ve kıkırdak koruyucu faktörler içeren ticari kedi maması önerilerek değiştirildi.
denilmiş.
(Kaynak: Hereditary Osteochondrodysplasia in Scottish Fold Cats, Kafkas Univ Vet Fak Derg, Didar AYDIN, Dilek OLĞUN ERDİKMEN, Kemal ALTUNATMAZ, Kürşat ÖZER, Damla DURMUŞ, Kozet AVANUS, s.6)
Siz, Scottish Fold bir kedi için nasıl bir beslenme düzeni öneriyorsunuz? Veteriner hekime gidip bir hastalık derecesi ve uygun tedavi şekli öğrenilmeden sadece doğru mama ve omega-3, glukozamin gibi besin takviyeleri ile yeterli bakım yapılmış olur mu?
Daha önce de belirttiğim gibi tedaviye başlamadan önce mutlaka hekim kontrolüne götürülmeli. Muayeneden sonra hastanın hangi ilaç ve takviyeleri ne kadar ve ne süre ile kullanılacağına hekimleri karar verecektir. Unutulmamalıdır ki ilaçlar bilinçsiz kullanıldığında fayda değil zarar sağlar.
9-
Yine aynı çalışmada,
Bu uysal, çekici yüzlü kedilerin yumuşak mizacından ve düşük seviyeli fiziksel aktivitelerinden yola çıkarak rahatsız edici bir yaşama uyum sağlayabilmelerinden dolayı, hastalığın neden olduğu kronik ağrı ile baş edebileceklerini varsaymak yanlıştır.
Yazarların görüşüne göre, bunların uysal doğası kediler acı çektikleri acıdan kaynaklanır. Sonuç olarak, Scottish Fold’larda osteokondrodisplazi için ne cerrahi ne de konservatif tedavi edici tedavi mümkün değildir.
Fold kediler ve yaşam kalitesi sadece geçici yöntemler kullanılarak daha iyileştirilebilir ancak tedavi olmaz.
denilmiş.
(Kaynak: Hereditary Osteochondrodysplasia in Scottish Fold Cats, Kafkas Univ Vet Fak Derg, Didar AYDIN, Dilek OLĞUN ERDİKMEN, Kemal ALTUNATMAZ, Kürşat ÖZER, Damla DURMUŞ, Kozet AVANUS, s.6)
Tamamen iyileşmesi mümkün olmayan sadece uzman hekim tedavisi ile daha iyi bir hayata devam edebilecek bir kedinin üretimine devam etmek etik midir? İngiltere, Belçika/Bruksel gibi yerlerde yasaklı. Ayrıca İskoçya (anavatanı) gibi bazı ülkelerde de yasaklanması gündemde olan bu ırkın, Türkiye’de yasaklanması konusunda bir çalışma var mıdır? Veteriner Hekimler Odasının bu konudaki görevi ve sorumluluğu nedir?
Bu ırkın üretiminin tabi ki etik olmadığını düşünüyorum. Yasaklanması bir çözüm olabilecekse de asıl önemli olan insanların bu konuda bilinçlenmesi. Arz azalınca talep de azalacaktır.
10- Araştırdığımızda Osteokondrodisplazi hastalığı dışında Scottish Foldların genetik olarak yatkın olduğu farklı hastalıklar daha olduğunu görebiliyoruz;
Örneğin; Polikistik Böbrek hastalığı. 377 kedi üzerinde yapılan genetik teste göre (67si Scottish Fold), PKD1 gen mutasyonunun en yüksek görüldüğü 3 ırktan birisi %54 oran ile Scottih Foldlar.
(Kaynak:Epidemiological evaluation of cats associated with feline polycystic kidney disease caused by the feline PKD1 genetic mutation in Japan, Reeko SATO ve Ark.)
Polikistik böbrek hastalığı nasıl bir hastalıktır? Bu konuda dikkatli olması gereken bir Scottish Fold sahibi ne yapmalıdır? Nasıl korunabiliriz? Erken teşhisi için hangi noktalarda dikkatli olmalıyız?
Polikistik böbrek hastalığı Scottish Foldlarda da sık görülse de Persianlara özgü genetik bir hastalık. Böbreklerde doğuştan var olan ya da ilerleyen yaşla beraber oluşan bir çok kistik yapıyla karakterize bir hastalık. Kistlerin büyümesiyle böbreklerde ciddi kayıplar şekillenip kronik böbrek yetmezliği ile sonuçlanabilir. Erken dönemde teşhisi için ultrasonografik muayene ile böbrek yapısı incelenip kistler belirlenebilir. Kistlerin oluşumunu ve ya büyüme hızını takip altına almak için düzenli ultrasonografik muayeneler yapılmasında fayda var.
11- DVM Ross D. Clark’ın Medical, Genetic & Behavioral Risk Factors of Scottish Fold Cats isimli kitabına göre Scottish Foldların genetik olarak yatkın olduğu bir başka hastalık ise Yenidoğan eritrolizi. Yenidoğan eritrolizi nedir? Scottish Fold kedisini çiftleştirme gafletinde bulunmuş bir kişi bundan sakınmak için ne yapabilir?
Yenidoğan eritroliziyenidoğan yavruların kırmızı kan hücrelerinin annelerinin antikorları tarafından tahrip edilmesidir. Yavrular doğumda oldukça normal ve sağlıklıdır. Ancak anne kan grubu B olduğunda ve yavru kedi kolostrumu emdiğinde, onlara anti-A olan antikorlarını verir. Bu antikorlar, yaşamlarının ilk on altı saatinde yavru kanına geçer. Eğer yavru kedi A grubundaysa, annesinin antikorları kırmızı kan hücrelerini tahrip eder ve sonra yenidoğan eritrolizi olur ve yavru kedi hızlı bir şekilde ölür. B grubu veya AB kedi yavruları olan A grubundaki annelerde neonatal eritroliz hiç gözlenmemiş. Annelere önceden kan grubu tayini yaptırılması faydalı olabilir.
12- Larry P Tilley ve arkadaşlarının, Manual of Canine and Feline Cardiology kitabında yer aldığına göre HCM hastalığı da Scottish Foldlarda kalıtsal bir hastalık. Bu konuda dikkatli olması gereken bir Scottish Fold sahibi ne yapmalıdır? Bu hastalık nasıl bir hastalıktır? Nasıl korunabiliriz? Erken teşhisi için hangi noktalarda dikkatli olmalıyız?
Kalp kası anormalitesi olarak değerlendirilen HCM kedilerin yaygın edinsel hastalıklarından biridir. Kalp kası yapısındaki kalınlaşma ile karakterize olan bu hastalık özellikle Maine Coon ve Ragdoll ırkı kedilerde sıklıkla gözlense de evcil kedi popülasyonunun % 10-15’ini etkileyen yaygın bir hastalıktır. Erken dönem teşhisi için bazı kan biyokimyasal analizlerinin yanı sıra ekokardiyografik ölçümler büyük önem taşımakta.
13- Şu anda bu röportajı okuyan Scottish Fold sahipleri öğrenecek ki kedileri, hangi seviyede olduğu belli olmasa da osteokondrodisplazi hastası ve polikistik böbrek hastalığı, Hcm gibi hastalıklara da yatkın. Yapması gereken şey nedir? Onlara kedilerine daha iyi bir hayat yaşatabilmek için bir yol haritası çizebilir misiniz?
Kediler ve diğer evcil dostlarımız bizlere problemlerini çeşitli yollarla belli etmeye çalışsa da önemli olan belirtiler ortaya çıkmadan yani erken dönemde teşhis koyabilmektir. Bu konuda ise yapılabilecek en önemli şey düzenli kontrollerini yaptırmaktır. Hastalık dönemlerinde bizlere teşhis için yardımcı olan analizler, hastalıklar başlamadan önce de önlem için oldukça yardımcıdır. Her evcil hayvan sahibinin mutlaka düzenli Check-Up yaptırmasını tavsiye ediyorum.
14- Irkına özel genel kontrol için kliniğinize gelen bir Scottish Fold’un muayene, tetkik sürecini anlatabilir misiniz?
Aslında her hastamızı aynı özenle kapsamlı bir şekilde muayene ediyoruz. Genel fiziksel kondüsyonundan tutun da kulak,burun,boğaz ve göz muayenelerini kapsamlı bir şekilde yapıyoruz. Bunun yanında Scottish Foldlar için tüm ekstremitelerin elle muayenesi yapıldıktan sonra kontrol amaçlı röntgenler çekiyoruz. Kalp muayenesi oskültasyon (kalp dinleme) şekilde yapıldıktan sonra hasta sahibi de onay verirse ekokardiyografiye alıyoruz. Ayrıca böbrek sağlığını da gözlemleyebilmek için SDMA isimli böbrek hastalıklarını erken dönemde fark etmemize olanak sağlayan testi öneriyoruz. Çünkü böbrekler işlevsel olarak büyük bir yüzdesini kaybettikten sonra gözle görülebilir semptomlar oluyor. Geç kalmamak adına rutin check-up’larının içerisine SDMA testini de eklemelerini biz öneriyoruz.
15- İvho 2020 taban fiyatları baz alındığında bir Scottish Fold kedinin ırkına özel yapılması gereken muayenenin yaklaşık masrafı konusunda bir tahminde bulunabilir misiniz?
Buradan fiyat verilmesini pek doğru bulmuyorum açıkçası. İvho nun belirlediği taban fiyatlarının yanında her klinik bu fiyatların üzerinde farklı fiyatlandırmalar yapabilir.
16- Son olarak, bilinen bütün sağlık sorunlarına rağmen sadece güzel göründüğü için bu kedi ırkından alarak üretiminin devamına destek veren ya da çekeceği acıları umursamadan çiftleştirip üretmek isteyen bir kişiye, bir veteriner hekim olarak uyarınız var mıdır?
Kendi ana vatanında bile hayvan refahı düşünülerek yasaklanması gündemde olan bir ırktan bahsediyoruz. Acı çektiklerini, çekeceklerini bile bile bu üretimin bir parçası olmak beni vicdani açıdan nasıl rahatsız edecekse diğer insanları da öyle rahatsız etmesini dilerim. Güzel tatlı görünümlerinin yanında ağrı dolu bir hayatın bu canları bekliyor olabileceğini unutmayın. Teşekkürler.
Eved, röportajın sonuna geldik. Bütün bilimsel çalışmalar, veteriner hekimler tarafından yazılan makaleler ve Yekta Bey’in cevapları sonucunda anlıyoruz ki evet bu kediler acı çekiyor. Annesi ya da farklı bir ırktan da olsa acı çekiyorlar. Bu gerçek somut bir şekilde ortada.
”Peki ne yapalım, kedilerimizi çöpe mi atalım, bizden ne istiyorsun?”
1- Scottish Fold kediniz varsa, kısır değilse bir an önce veteriner hekiminizden randevu alın ve kedinizi kısırlaştırın. Üretmeyin, hasta kediler doğmasına sebep olarak suça ortak olmayın. Doğan her hasta kedinin çektiği acılardan bile bile üretenler sorumludur.
2- Kedinizin sağlık durumunu kabul edin, inkarın kimseye faydası yok, kedinize zararı var. Onu veteriner hekime götürüp check up yaptırın ve bu check up’ları bir rutine dönüştürün. Örneğin senede 1 kere gibi. Veteriner hekiminiz kedinizin sağlık durumuna göre kontrol aralığını belirleyecektir. Belki 6 ayda 1, belki senede 1 çağırır bu kedinizin sağlık durumuna bağlı.
3-”E benim kedim çok iyi, hopluyor, zıplıyor” Semptomların şu an gözle görülür seviyede olmaması çok güzel. Veteriner hekiminizle birlikte belirleyeceğiniz doğru bir bakım ile onun hayat standardını hep bu seviyede tutmaya çalışın ve unutmayın; Size iyi görünüyor olması onun genlerinin içinden Fd genini silip atmıyor. Bu değiştiremeyeceğiniz bir gerçek.
4- Veteriner hekiminizin kedinize özel vereceği ilaçları, takviyeleri aksatmadan kullanın. Bütçenizi buna göre ayarlayın.
5- Kimse annesinin karnından bu bilgileri bilerek doğmuyor. Bilmeden satın almış ya da ücretsiz sahiplenmiş olabilirsiniz. Suçlu değilsiniz. Artık öğrendiniz, bundan sonra sizin sorumluluğunuz ona hak ettiği bakımı sağlamak ve üretmemek.
6- Scottish Foldlar da sağlık masrafları yüzünden sıklıkla terk edilen kediler. Eğer maddi durumunuz bu kedinin sağlık masraflarını en kötü halinde bile karşılamaya yetecek durumdaysa, yolunuz terk edilmiş bir Scottish Fold ile kesişirse lütfen sahiplenin ve ona hak ettiği bakımı sağlayın.
7- Scottish Fold bir kedi satın almak ile ücretsiz scottish fold kovalamak arasında bir fark olmadığının bilincine varın. Siz istediğiniz sürece, siz bu hasta kedilerden bir tane sahiplenebilmek için 40 takla attığınız sürece insanlar da bunlardan üretmeye devam edecek. Hasta kedi sahiplenmek için arayışta olmayın, üretimi teşvik etmeyin.
Son olarak;
”E ben başka yerde başka şey okudum. Bunlar yalan.” diyenler için;
Yukarıda benim yer vermediğim, aksi bir sonuç elde elden bilimsel bir çalışma varsa lütfen yorumlar kısmına kaynağı yazın. Ben de okuyup o çalışmayı da ekleyebilirim. Ha yok, ben catterylerden, dünyaca ünlü üretici&yetiştirici derneklerinden okudum diyorsanız, gidip kaynakçalarına bakın. Sonuç olarak bilimsel bir çalışma, bir veteriner hekim makalesi yoksa zaten okuduğunuz şeyin geçerliliği yok. Ha sizin gönlünüz ona inanmayı çekiyorsa ona inanın. Dilediğinize inanmakta serbestsiniz. Herkeşin vicdani yüküne kimse karışamaz.
Şimdilik benden bu kadar,
Kediyle kalın,
Bile bile acıya mahkum edilmeyen kediyle!
yhlas
13 Haziran 2021Merhaba bende scottish fold kedi var ve onun hasta olup olmadihini nasıl anlariz glukozamin yemeklerdede olurmu olursa hangi yemeklerde olur soyleye bilirmisiniz
hayvansever
19 Haziran 2021Bu kadar bilgi karmaşasasından sonra gayet açıklıyıcı olmuş teşekkürler ben hayvanları seven ve hobi dışındada üretim yapan bir kişiyim yakın zamanda scottish kediler edindim ve bunlardan biriside fold yanlız bunlarda kıkırdak rahatsızlıkları olduğunu öğrenince araştırma yapmaya başladım. Genelde iki görüşüde savunanlar var yanlız hayvanların bu hastalıkla doğmaları bir ihtimal olarak kabul bile edilse(tüm foldlarda olduğunu düşünüyorum)bu ihtimal için bile üretilmemesi lazım.Ben sırf maddi çıkarlar açısından üretmeyeceğim ve hangi hayvan olursa olsun üreticilerin cidden hayvanların da ticari bir araç dışında birer canlı olduğunu bilmelerini ve ürettikleri hayvanlarla ilgili gerekli bilgilere sahip olmalarını umuyorum
Glukozamin
12 Kasım 2021Glukozamin için hangi ürünü kullanmamız gerek 4 aylık kedi için.. lutfenn
Glukozamin
12 Kasım 2021Cewp yazarmisiniz
Funda
29 Haziran 2022Benim de kırık kulak erkek bir kedim var şu an 3 yaşında 7 aylıkken kısırlastırdım asla ticari amaç düşünmedim bu cinslerin ağrı çektiklerini okumuştum bir yerde…Tüyleri kadar ömrü olsun